KURULUŞ
1902 sonbaharında Beşiktaş Serencebey Mahallesi'nde, o zamanın Medine Muhafızı olan Osman Paşa'nın konağının bahçesinde, 22 kişilik genç grup, haftanın bazı günlerinde toplanıp jimnastik hareketleri yapmaktaydı. Başta Osman Paşa'nın oğulları Mehmet Şamil ve Hüseyin Bereket ile mahellenin gençlerinden Ahmet Fetgeri, Mehmet Ali Fetgeri, Nazımnazif, Cemil Feti ve Şevket Beyler’in aralarında bulunduğu gençlerin ilk ilgilendikleri spor branşları, özellikle barfiks, paralel, güreş, halter, aletli ve aletsiz jimnastikti. O sıralarda siyasi hareketler dolayısıyla her türlü toplanmadan ürkerek hafiyeler dolaştıran 2. Abdülhamit'in adamları Serencebey'deki bu toplanmaları haber alınca, spor yapan gençler bir baskınla karakola ,,,,ürüldü. Bu sporcu gençlerin bir kısmının saray erkanına yakın olması, ayrıca o dönemlerde kötü gözle bakılan futbol oynamadıkları ve sadece beden hareketleri yaptıklarını belirtmeleriyle gergin durum yumuşadı. Hatta saray çevresinden Şeyhzade Abdülhalim bu sporcuları destekledi ve sık sık antrenmanları seyretmeye başladı. Ünlü boksör ve güreşçi Kenan Bey de antrenmanlara gelerek güreş ve boks hareketleri göstermeye başladı.
1903 Mart'ında ise özel bir izinle Bereket Jimnastik Kulübü kuruldu. 1908'de Meşrutiyet'in ilanıyla sportif hareketler biraz daha serbestlik kazandı. 31 Mart 1909'daki siyasi olaylardan sonra Edirne'de bulunan Fuat Balkan ve Mazhar Kazancı, Hareket Ordusu ile İstanbul'a geldi. Siyasi olaylar yatıştıktan sonra iyi bir eskrim hocası olan Fuat Balkan ile başta güreş ve halter sporlarını yapan Mazhar Kazancı, Serencebey'de jimnastik yapan gençleri bularak birlikte spor yapma fikrini kabul ettirdi. Fuat Balkan, Ihlamur'daki evinin altındaki yeri, kulüp merkezi yaptı ve Bereket Jimnastik Kulübü'nün adı Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü olarak değiştirildi. Böylece jimnastik, güreş, boks, eskrim ve atletizmin ön planda tutulduğu güçlü bir spor kulübü meydana geldi. Fuat Bey'in arkadaşları Refik ve Şerafettin Beyler de iyi birer eskrimciydi.
Bu arada Beyoğlu Mutasarrıfı Muhittin Bey'in teşvikiyle Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü, 13 Ocak 1910 tarihinde tescil edilen ilk Türk spor kulübü oldu. Semtin gençlerinin bu spor kulübüne ilgisi büyüdü ve spor yapan üyelerin sayısı bir anda 150'ye yükseldi. Kulübün merkezi de Ihlamur'dan Akaretler'de 49 numaralı binaya taşındı. Bir süre sonra bu bina da küçük gelince, yine Akaretler'de 84 numaralı binaya geçildi. Bu binanın arkasındaki bahçe de bir spor sahası haline getirildi.
İlk Renkler Ve Rozet
Yıllardır Beşiktaş’ın ilk renklerinin kırmızı-beyaz olduğu, Balkan Savaşı'nın kaybedilmesinin ardından siyah-beyaz olarak değiştirildiği söylenir. Beşiktaş tarihi ile ilgili bir çok kaynak böyle yazmaktadır. Ancak 100. yıl belgeselinin hazırlanması sırasında yapılan ayrıntılı araştırmalarda, kırmızı rengin kullanılmadığı, renklerimizin her zaman siyah-beyaz olduğu yönündeki belgeler ağırlık göstermiştir. Beşiktaş 100. Yıl Belgeseli yapımcısı Tuğrul Yenidoğan, yaptığı araştırmalar sonucunda bu tartışmalara noktayı koymuştur:
Osman Paşa Konağı’nda başlangıçta ferdi sporlar yapıldığından herhangi bir forma rengine gereksinim duyulmadı. Ancak sporcuların sayısı her geçen gün yeni katılımlarla artmaya devam edince, eğitimini Fransız mektebinde tamamlamış Mehmet Şamil Bey kurucular heyetini topladı. Okul günlerinde kullandığı, okulunun renklerini taşıyan rozeti yakasından çıkardı ve gösterdi: “Bizler de tıpkı bu rozet gibi bir rozet yaptırmalı ve Kulübümüz’de spora devam eden her azayı bu rozeti taşımaya mecbur tutmalıyız” dedi. Toplantıya katılanlar Mehmet Şamil Bey’in teklifini heyecanla kabul ettiler. Toplantının sonunda rozette yer alacak kulüp renkleri de kararlaştırıldı. Tabiatın bütünüyle birbirine zıt iki ana rengi kulüp renkleri olarak seçildi: Siyah ve Beyaz...
Beşiktaş’ın ilk rozetinin yapıldığı tarih, Fransız mektebindeki rozetlerden esinlenerek miladi yıl olarak “1906” yazıldı. Üstte Arap harfleriyle “Beşiktaş” yazarken, sağda “J”, solda “K” harfleri yer aldı. Rozetin arka yüzünde “Konstantinopolis”te yapıldığı yazılıdır ve iç tarafında rozeti yapan ustanın mührü yer almaktadır. Rozetteki armada yer alan yıldızın 6 köşeli olduğu dikkat çekmektedir. 2. Meşrutiyet’e kadar (1908) bu 6 köşeli yıldız kullanılmıştır. Bu rozet, İskender Yakak tarafından Onursal Başkanımız Süleyman Seba’ya hediye edilmiştir
Kara Kartallar Efsanesİ
Son iki sezonun şampiyonu Beşiktaş, 1940-41 sezonuna gençleştirilmiş ve yenilenmiş kadrosuyla girer. Haftalar ilerledikçe puan farkını açan Beşiktaş, ligde liderliğini sürdürmektedir. Bitime 5 hafta kala rakip Süleymaniye’dir. 19 Ocak 1941 Pazar günü Semih Duransoy’un hakemliğini yaptığı Şeref Stadı’ndaki maça Beşiktaş şu kadro ile çıkar: Faruk, Yavuz, İbrahim, Rıfat, Halil, Hüseyin, Şakir, Hakkı, Şükrü, Şeref, Eşref. O sezon bütün maçlarda olduğu gibi, Takımımız yine muhteşem bir oyun ortaya koyar. Maçın ikinci yarısının ortalarıdır. Beşiktaş takımı farklı önde olmasına rağmen rakip kaleye bitmek tükenmek bilmeyen hücumlar gerçekleştirmektedir. İşte o sıralarda Beşiktaş’ın akın yönü olan Şeref Stadı’nın ****** panosu bulunan tarafındaki tribününden bir ses yükselir: “Haydi Kara Kartallar. Hücum edin Kara Kartallar”... Şeref Stadı’nı dolduran binlerce taraftar ve maçı takip eden gazeteciler, çınlayan sesle donup kalmıştır. Son derece isabetli bir benzetmedir o anda yapılan. O sezon rakiplerini ezip geçen Beşiktaşlı futbolcuları “Kara Kartal”dan, oynadıkları futbolu “Kara Kartal gibi hücum etmek”ten başka bir şekilde tarif etmek mümkün değildir. Tribünlerden gelen sesin sahibi Mehmet Galin isimli bir balıkçıdır.
Voleci Şeref lakabıyla maruf Şeref Görkey’in voleyle attığı 3 muhteşem gol ve kaptan Hakkı’nın, Şakir’in ve Şükrü’nün birer golüyle sahadan 6-0 galip ayrılırlar.
Bu maçın ardından, Beşiktaş’ın sembolü “Kara Kartallar” olmuştur.
BeŞİktaŞ Ve Futbol
Kulübün faaliyetlerini hızlandırdığı ilk dönemde futbol gölgede kalmışsa da, 1910’ların sonundan itibaren kulüpteki atlet ve jimnastikçiler futbola daha fazla ilgi duyup, kendi aralarında maçlar yapmaya başladılar. O yıllarda gençliğin ilgisi futbola kaymak üzereydi ve Beşiktaş Kulübü’nün az ilerisinde Valideçeşme ve Basiret gibi iki güçlü futbol takımı kurulmuştu. 1911 Ağustos’unda Valideçeşme futbol takımının başkanı ve kurucusu olan Ahmet Şerafettin Bey (Şeref Bey) futbolcularıyla Beşiktaş Kulübü’ne katıldı. Beşiktaşlı gençlerin kurduğu futbol takımlarını tek bir çatı altında toplamayı amaç edinen Şeref Bey’in girişimleri sonucu, Basiret Kulübü de Beşiktaş’a katıldı. Bu şekilde Futbol Şubesi, resmi olarak Kulüp’te faaliyete başladı.
Resul, Rıdvan, Behzat, Doktor Sabri, Şair Kazım, Sadi (Baltalimanı), Doktor Mehmet, Asım, Şeref, Doktor Ali ve Fahri’den oluşan ilk futbol takımının malzemelerinin masraflarını da İpekçi İhsan isimli bir sporsever karşıladı. Birinci takımın yanı sıra ikinci, üçüncü, dördüncü takımlarını da kuran futbol şubesi, Kulübümüz’ün Akaretler’deki bahçesinde futbol idmanlarını hızlandırdı. Böylece futbol Beşiktaş’ta bir anda 1 numaralı spor olmaya başladı. Ancak Balkan Savaşı’nın ardından Dünya Savaşı’nın da başlamasıyla Beşiktaş’ın sporcuları cephelere koştu ve spor faaliyetleri yok denecek duruma geldi.
BaŞkanlar Ve Teknİk DİrektÖrler
TARİH SIRASINA GÖRE B.J.K. BAŞKANLARI
1903-1908 Mehmet Şamil
1908-1911 Şükrü Paşa
1911-1918 Fuat Paşa
1918-1923 Fuat Balkan
1923-1924 Salih Bey
1924-1926 Ahmet Fetgeri Aşeni
1926-1928 Fuat Balkan
1928-1930 Ahmet Fetgeri Aşeni
1930-1932 Emin Şükrü Kunt
1932-1935 A. Ziya Karamürsel
1935-1938 Fuat Balkan
1938-1939 A. Ziya Karamürsel
1939-1941 Yusuf Ziya Erdem
1941-1942 A. Ziya Karamürsel
1942-1950 A. Ziya Kozanoğlu
1950 Ekrem Amaç
1950-1952 Salih Fuat Keçeci
1952-1955 Abdullah Ziya Kozanoğlu
1955-1956 Tahir Söğütlü
1956-1957 Danyal Akbel
1957- Ferhat Nasır
1957-1958 Nuri Togay
1958 Enver Kaya
1959-1960 Nuri Togay
1960-1963 Hakkı Yeten
1963-1964 Selahattin Akel
1964-1966 Hakkı Yeten
1966-1967 Hasan Salman (17.06.1966-11.02.1967)
1967-1968 Hakkı Yeten
1968-1969 Talat Asal
1969-1970 Rüştü Erkuş (08.12.1969-26.01.1970)
1970 Nuri Togay (10.02.1970-29.03.1970)
1970-1971 Agasi Şen
1971-1972 Himmet Ünlü
1972-1973 Şekip Okçuoğlu (21.06.1972-13.01.1973)
1973-1977 Mehmet Üstünkaya
1977-1979 Gazi Akınal
1979 Hüseyin Cevahir (11.04.1979-20.05.1979)
1979–1980 Gazi Akınal (21.05.1979-27.09.1980)
1980-1981 Rıza Kumruoğlu (30.09.1980-28.03.1981)
1981-1984 Mehmet Üstünkaya
1984-2000 Süleyman Seba
2000-2004 Serdar Bilgili
2004 Yıldırım Demirören
TEKNİK DİREKTÖRLER
Tarih
Teknik Direktör
Uyruk
1911-1925
Şeref Bey
Türk
1925-1935
Zinger
Macar
1935-1944
Refik Osman Top
Türk
1944-1946
Charles Howard
İngiliz
1946-1948
Refik Osman Top
Türk
1948-1949
Guiseppe Meazza
İtalyan
1949
Hakkı Yeten
Türk
1949-1950
Eric Keen
İngiliz
1950-1951
Hakkı Yeten
Türk
1951-1952
Alfred Cable
İngiliz
1952-1953
Sadri Usuoğlu
Türk
1953-1954
Sandro Puppo
İtalyan
1955-1956
Cihat Arman
Türk
1957
Eşref Bilgiç
Türk
1956-1957
Jozef Meszaros
Macar
1957-1958
Leandro Remondini *
İtalyan
1959
Hüseyin Saygun
Türk
1959-1960
Andras Kutik*
Macar
1960-1961
Sanrdro Puppo
İtalyan
1961
Şeref Görkey
Türk
1961-1962
Andras Kutik
Macar
1962-1963
Ljubisa Spayiç
Yugoslav
1963-1964
Ernst Melchior
Avusturya
1964-1967
Ljubisa Spayiç*
Yugoslav
1967-1968
Jane Janevski
Yugoslav
1968-1969
Krum Milev
Bulgar
1969-1970
Milovan Çiriç
Yugoslav
1970-1971
Dumitru Teoderescu
Romen
1971-1972
Gündüz Kılıç
Türk
1972-1973
Abdullah Gegiç
Türk
1973-1974
Metin Türel
Türk
1974-1975
Horst Buhtz
Alman
1975-1976
Gündüz Tekin Onay
Türk
1977
İsmet Arıkan
Türk
1977-1978
Milos Milutunoviç
Yugoslav
1978-1979
Doğan Andaç
Türk
1979-1980
Serpil Hamdi Tüzün
Türk
1980-1981
Metin Türel
Türk
1980-1983
Dorde Miliç*
Yugoslav
1983-1984
Ziya Taner
Türk
1984-1986
Branko Strankoviç
Yugoslav
1986-1987
Miloş Milutinoviç
Yugoslav
1987-1993
Gordon Milne*
İngiliz
1993-1996
Cristoph Daum*
Alman
1996-1997
Rasim Kara
Türk
1997-1999
J. Benjamin Toshack
Galler
1998-1999
Karl Heinz Feldkamp
Alman
1999-2000
Hans Peter Briegel
Alman
2000-2001
Nevio Scala
İtalyan
2001-2002
Cristoph Daum
Alman
2002-2004
Mircea Lucescu*
Rumen
2004-2005
Vicente Del Bosque
İspanyol
2005-...
Rıza Çalımbay
Türk
1902 sonbaharında Beşiktaş Serencebey Mahallesi'nde, o zamanın Medine Muhafızı olan Osman Paşa'nın konağının bahçesinde, 22 kişilik genç grup, haftanın bazı günlerinde toplanıp jimnastik hareketleri yapmaktaydı. Başta Osman Paşa'nın oğulları Mehmet Şamil ve Hüseyin Bereket ile mahellenin gençlerinden Ahmet Fetgeri, Mehmet Ali Fetgeri, Nazımnazif, Cemil Feti ve Şevket Beyler’in aralarında bulunduğu gençlerin ilk ilgilendikleri spor branşları, özellikle barfiks, paralel, güreş, halter, aletli ve aletsiz jimnastikti. O sıralarda siyasi hareketler dolayısıyla her türlü toplanmadan ürkerek hafiyeler dolaştıran 2. Abdülhamit'in adamları Serencebey'deki bu toplanmaları haber alınca, spor yapan gençler bir baskınla karakola ,,,,ürüldü. Bu sporcu gençlerin bir kısmının saray erkanına yakın olması, ayrıca o dönemlerde kötü gözle bakılan futbol oynamadıkları ve sadece beden hareketleri yaptıklarını belirtmeleriyle gergin durum yumuşadı. Hatta saray çevresinden Şeyhzade Abdülhalim bu sporcuları destekledi ve sık sık antrenmanları seyretmeye başladı. Ünlü boksör ve güreşçi Kenan Bey de antrenmanlara gelerek güreş ve boks hareketleri göstermeye başladı.
1903 Mart'ında ise özel bir izinle Bereket Jimnastik Kulübü kuruldu. 1908'de Meşrutiyet'in ilanıyla sportif hareketler biraz daha serbestlik kazandı. 31 Mart 1909'daki siyasi olaylardan sonra Edirne'de bulunan Fuat Balkan ve Mazhar Kazancı, Hareket Ordusu ile İstanbul'a geldi. Siyasi olaylar yatıştıktan sonra iyi bir eskrim hocası olan Fuat Balkan ile başta güreş ve halter sporlarını yapan Mazhar Kazancı, Serencebey'de jimnastik yapan gençleri bularak birlikte spor yapma fikrini kabul ettirdi. Fuat Balkan, Ihlamur'daki evinin altındaki yeri, kulüp merkezi yaptı ve Bereket Jimnastik Kulübü'nün adı Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü olarak değiştirildi. Böylece jimnastik, güreş, boks, eskrim ve atletizmin ön planda tutulduğu güçlü bir spor kulübü meydana geldi. Fuat Bey'in arkadaşları Refik ve Şerafettin Beyler de iyi birer eskrimciydi.
Bu arada Beyoğlu Mutasarrıfı Muhittin Bey'in teşvikiyle Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü, 13 Ocak 1910 tarihinde tescil edilen ilk Türk spor kulübü oldu. Semtin gençlerinin bu spor kulübüne ilgisi büyüdü ve spor yapan üyelerin sayısı bir anda 150'ye yükseldi. Kulübün merkezi de Ihlamur'dan Akaretler'de 49 numaralı binaya taşındı. Bir süre sonra bu bina da küçük gelince, yine Akaretler'de 84 numaralı binaya geçildi. Bu binanın arkasındaki bahçe de bir spor sahası haline getirildi.
İlk Renkler Ve Rozet
Yıllardır Beşiktaş’ın ilk renklerinin kırmızı-beyaz olduğu, Balkan Savaşı'nın kaybedilmesinin ardından siyah-beyaz olarak değiştirildiği söylenir. Beşiktaş tarihi ile ilgili bir çok kaynak böyle yazmaktadır. Ancak 100. yıl belgeselinin hazırlanması sırasında yapılan ayrıntılı araştırmalarda, kırmızı rengin kullanılmadığı, renklerimizin her zaman siyah-beyaz olduğu yönündeki belgeler ağırlık göstermiştir. Beşiktaş 100. Yıl Belgeseli yapımcısı Tuğrul Yenidoğan, yaptığı araştırmalar sonucunda bu tartışmalara noktayı koymuştur:
Osman Paşa Konağı’nda başlangıçta ferdi sporlar yapıldığından herhangi bir forma rengine gereksinim duyulmadı. Ancak sporcuların sayısı her geçen gün yeni katılımlarla artmaya devam edince, eğitimini Fransız mektebinde tamamlamış Mehmet Şamil Bey kurucular heyetini topladı. Okul günlerinde kullandığı, okulunun renklerini taşıyan rozeti yakasından çıkardı ve gösterdi: “Bizler de tıpkı bu rozet gibi bir rozet yaptırmalı ve Kulübümüz’de spora devam eden her azayı bu rozeti taşımaya mecbur tutmalıyız” dedi. Toplantıya katılanlar Mehmet Şamil Bey’in teklifini heyecanla kabul ettiler. Toplantının sonunda rozette yer alacak kulüp renkleri de kararlaştırıldı. Tabiatın bütünüyle birbirine zıt iki ana rengi kulüp renkleri olarak seçildi: Siyah ve Beyaz...
Beşiktaş’ın ilk rozetinin yapıldığı tarih, Fransız mektebindeki rozetlerden esinlenerek miladi yıl olarak “1906” yazıldı. Üstte Arap harfleriyle “Beşiktaş” yazarken, sağda “J”, solda “K” harfleri yer aldı. Rozetin arka yüzünde “Konstantinopolis”te yapıldığı yazılıdır ve iç tarafında rozeti yapan ustanın mührü yer almaktadır. Rozetteki armada yer alan yıldızın 6 köşeli olduğu dikkat çekmektedir. 2. Meşrutiyet’e kadar (1908) bu 6 köşeli yıldız kullanılmıştır. Bu rozet, İskender Yakak tarafından Onursal Başkanımız Süleyman Seba’ya hediye edilmiştir
Kara Kartallar Efsanesİ
Son iki sezonun şampiyonu Beşiktaş, 1940-41 sezonuna gençleştirilmiş ve yenilenmiş kadrosuyla girer. Haftalar ilerledikçe puan farkını açan Beşiktaş, ligde liderliğini sürdürmektedir. Bitime 5 hafta kala rakip Süleymaniye’dir. 19 Ocak 1941 Pazar günü Semih Duransoy’un hakemliğini yaptığı Şeref Stadı’ndaki maça Beşiktaş şu kadro ile çıkar: Faruk, Yavuz, İbrahim, Rıfat, Halil, Hüseyin, Şakir, Hakkı, Şükrü, Şeref, Eşref. O sezon bütün maçlarda olduğu gibi, Takımımız yine muhteşem bir oyun ortaya koyar. Maçın ikinci yarısının ortalarıdır. Beşiktaş takımı farklı önde olmasına rağmen rakip kaleye bitmek tükenmek bilmeyen hücumlar gerçekleştirmektedir. İşte o sıralarda Beşiktaş’ın akın yönü olan Şeref Stadı’nın ****** panosu bulunan tarafındaki tribününden bir ses yükselir: “Haydi Kara Kartallar. Hücum edin Kara Kartallar”... Şeref Stadı’nı dolduran binlerce taraftar ve maçı takip eden gazeteciler, çınlayan sesle donup kalmıştır. Son derece isabetli bir benzetmedir o anda yapılan. O sezon rakiplerini ezip geçen Beşiktaşlı futbolcuları “Kara Kartal”dan, oynadıkları futbolu “Kara Kartal gibi hücum etmek”ten başka bir şekilde tarif etmek mümkün değildir. Tribünlerden gelen sesin sahibi Mehmet Galin isimli bir balıkçıdır.
Voleci Şeref lakabıyla maruf Şeref Görkey’in voleyle attığı 3 muhteşem gol ve kaptan Hakkı’nın, Şakir’in ve Şükrü’nün birer golüyle sahadan 6-0 galip ayrılırlar.
Bu maçın ardından, Beşiktaş’ın sembolü “Kara Kartallar” olmuştur.
BeŞİktaŞ Ve Futbol
Kulübün faaliyetlerini hızlandırdığı ilk dönemde futbol gölgede kalmışsa da, 1910’ların sonundan itibaren kulüpteki atlet ve jimnastikçiler futbola daha fazla ilgi duyup, kendi aralarında maçlar yapmaya başladılar. O yıllarda gençliğin ilgisi futbola kaymak üzereydi ve Beşiktaş Kulübü’nün az ilerisinde Valideçeşme ve Basiret gibi iki güçlü futbol takımı kurulmuştu. 1911 Ağustos’unda Valideçeşme futbol takımının başkanı ve kurucusu olan Ahmet Şerafettin Bey (Şeref Bey) futbolcularıyla Beşiktaş Kulübü’ne katıldı. Beşiktaşlı gençlerin kurduğu futbol takımlarını tek bir çatı altında toplamayı amaç edinen Şeref Bey’in girişimleri sonucu, Basiret Kulübü de Beşiktaş’a katıldı. Bu şekilde Futbol Şubesi, resmi olarak Kulüp’te faaliyete başladı.
Resul, Rıdvan, Behzat, Doktor Sabri, Şair Kazım, Sadi (Baltalimanı), Doktor Mehmet, Asım, Şeref, Doktor Ali ve Fahri’den oluşan ilk futbol takımının malzemelerinin masraflarını da İpekçi İhsan isimli bir sporsever karşıladı. Birinci takımın yanı sıra ikinci, üçüncü, dördüncü takımlarını da kuran futbol şubesi, Kulübümüz’ün Akaretler’deki bahçesinde futbol idmanlarını hızlandırdı. Böylece futbol Beşiktaş’ta bir anda 1 numaralı spor olmaya başladı. Ancak Balkan Savaşı’nın ardından Dünya Savaşı’nın da başlamasıyla Beşiktaş’ın sporcuları cephelere koştu ve spor faaliyetleri yok denecek duruma geldi.
BaŞkanlar Ve Teknİk DİrektÖrler
TARİH SIRASINA GÖRE B.J.K. BAŞKANLARI
1903-1908 Mehmet Şamil
1908-1911 Şükrü Paşa
1911-1918 Fuat Paşa
1918-1923 Fuat Balkan
1923-1924 Salih Bey
1924-1926 Ahmet Fetgeri Aşeni
1926-1928 Fuat Balkan
1928-1930 Ahmet Fetgeri Aşeni
1930-1932 Emin Şükrü Kunt
1932-1935 A. Ziya Karamürsel
1935-1938 Fuat Balkan
1938-1939 A. Ziya Karamürsel
1939-1941 Yusuf Ziya Erdem
1941-1942 A. Ziya Karamürsel
1942-1950 A. Ziya Kozanoğlu
1950 Ekrem Amaç
1950-1952 Salih Fuat Keçeci
1952-1955 Abdullah Ziya Kozanoğlu
1955-1956 Tahir Söğütlü
1956-1957 Danyal Akbel
1957- Ferhat Nasır
1957-1958 Nuri Togay
1958 Enver Kaya
1959-1960 Nuri Togay
1960-1963 Hakkı Yeten
1963-1964 Selahattin Akel
1964-1966 Hakkı Yeten
1966-1967 Hasan Salman (17.06.1966-11.02.1967)
1967-1968 Hakkı Yeten
1968-1969 Talat Asal
1969-1970 Rüştü Erkuş (08.12.1969-26.01.1970)
1970 Nuri Togay (10.02.1970-29.03.1970)
1970-1971 Agasi Şen
1971-1972 Himmet Ünlü
1972-1973 Şekip Okçuoğlu (21.06.1972-13.01.1973)
1973-1977 Mehmet Üstünkaya
1977-1979 Gazi Akınal
1979 Hüseyin Cevahir (11.04.1979-20.05.1979)
1979–1980 Gazi Akınal (21.05.1979-27.09.1980)
1980-1981 Rıza Kumruoğlu (30.09.1980-28.03.1981)
1981-1984 Mehmet Üstünkaya
1984-2000 Süleyman Seba
2000-2004 Serdar Bilgili
2004 Yıldırım Demirören
TEKNİK DİREKTÖRLER
Tarih
Teknik Direktör
Uyruk
1911-1925
Şeref Bey
Türk
1925-1935
Zinger
Macar
1935-1944
Refik Osman Top
Türk
1944-1946
Charles Howard
İngiliz
1946-1948
Refik Osman Top
Türk
1948-1949
Guiseppe Meazza
İtalyan
1949
Hakkı Yeten
Türk
1949-1950
Eric Keen
İngiliz
1950-1951
Hakkı Yeten
Türk
1951-1952
Alfred Cable
İngiliz
1952-1953
Sadri Usuoğlu
Türk
1953-1954
Sandro Puppo
İtalyan
1955-1956
Cihat Arman
Türk
1957
Eşref Bilgiç
Türk
1956-1957
Jozef Meszaros
Macar
1957-1958
Leandro Remondini *
İtalyan
1959
Hüseyin Saygun
Türk
1959-1960
Andras Kutik*
Macar
1960-1961
Sanrdro Puppo
İtalyan
1961
Şeref Görkey
Türk
1961-1962
Andras Kutik
Macar
1962-1963
Ljubisa Spayiç
Yugoslav
1963-1964
Ernst Melchior
Avusturya
1964-1967
Ljubisa Spayiç*
Yugoslav
1967-1968
Jane Janevski
Yugoslav
1968-1969
Krum Milev
Bulgar
1969-1970
Milovan Çiriç
Yugoslav
1970-1971
Dumitru Teoderescu
Romen
1971-1972
Gündüz Kılıç
Türk
1972-1973
Abdullah Gegiç
Türk
1973-1974
Metin Türel
Türk
1974-1975
Horst Buhtz
Alman
1975-1976
Gündüz Tekin Onay
Türk
1977
İsmet Arıkan
Türk
1977-1978
Milos Milutunoviç
Yugoslav
1978-1979
Doğan Andaç
Türk
1979-1980
Serpil Hamdi Tüzün
Türk
1980-1981
Metin Türel
Türk
1980-1983
Dorde Miliç*
Yugoslav
1983-1984
Ziya Taner
Türk
1984-1986
Branko Strankoviç
Yugoslav
1986-1987
Miloş Milutinoviç
Yugoslav
1987-1993
Gordon Milne*
İngiliz
1993-1996
Cristoph Daum*
Alman
1996-1997
Rasim Kara
Türk
1997-1999
J. Benjamin Toshack
Galler
1998-1999
Karl Heinz Feldkamp
Alman
1999-2000
Hans Peter Briegel
Alman
2000-2001
Nevio Scala
İtalyan
2001-2002
Cristoph Daum
Alman
2002-2004
Mircea Lucescu*
Rumen
2004-2005
Vicente Del Bosque
İspanyol
2005-...
Rıza Çalımbay
Türk